18 yüzyıl döneminde, 14 yüzyıl dönemlerinden kalmış bir Mağribi Kuyunun üstüne inşası gerçekleştirilen bu bina, halka açık bir durumda olmasa bile, binada yer alan bahçelerini görebilmektesiniz. 1912 senesi içerisinde Fransa’nın peyzaj bahçıvanlarından biri olarak öne çıkan Jean Claude Forestier aracılığıyla tasarımı yapılan bu bahçeler, Ronda kenti içersinde turistler arasında fazlasıyla popüler bir yer olarak öne çıkmaktadır. Nilüfer çiçekleriyle dolu durumdaki renkli çiçeklerin yanı sıra göletlere sahip durumda bulunan bahçelerin içinde, teraslı durumda bulunan bölümden Ronda kentinin eşi ve benzeri olmayan manzarasını izleyebilirsiniz. Sadece bu manzarayı görmek için dahi, bu binayı görme amacıyla gitmeye değecektir.
Ronda kentinin en iyi tarih müzelerinden bir tanesi olarak öne çıkan Museo Lara, antik bir durumdaki bilimsel enstrümanların yanı sıra sinema ile fotoğrafçılığa ayrılmış odalara, saatlere ve birbirinden değerli çok önemli eserlere ev sahipliği yapıyor. Müze içerisinde pek çok farklı sergi salonu yer alıyor. Lakin bunların arasında en popüler durumda bulunanlar da, Kutsal Engizisyon’un yanı sıra Cadılık sergisi ile birlikte Brujeria Sergisi olarak öne çıkmaktadır.
Kutsal Engizisyon ile birlikte Cadılık sergisi içerisinde işkence aletlerinin ürpertici bir durumdaki örnekleri olarak öne çıkan pek çok eseri görebilmeniz olanaklıdır. Brujeria sergisi de az daha garip bir durumda ve çok korkutucu. Cadılık ile alakalı uygulamaların yanı sıra iksirler ve hatta korunmuş deniz kızlarının yanı sıra perilerin çeşitli gerçek bir durumda ve iddia edilmekte olan kalıntılarını içeriğinde barındırıyor.