Mondragon Sarayı ismiyle de bilinirliği bulunan Palacio de Mondragón, şu zamanlarda tarihi bir müzeye ev sahipliği yapmasıyla öne çıkmaktadır.
Villasierra Marquis Sarayı ismi ile birlikte de bilinirliği bulunan söz konusu bu yapı, Rönesans ile birlikte Mağribi dönemi olmak üzre iki tane değişik mimari stile sahip olmasıyla da adeta göz doldurmakta. Söz konusu bu müze, tarih öncesindeki Roma dönemlerini içeriğinde barındıran bir takım tarihi sergiler içeriyor. Müze içerisinde yer alan tarih öncesi olarak öne çıkan bölümler, mağara içerisinde yaşamını sürdüren avcı-toplayıcıların yaşamlarını ve topraklardan tutun da metalurjiye kadar ilk toplumları araştırmaktadır. Öte yandan söz konusu müzede, Acinipo ile birlikte Arunda’da yapılmış olan arkeolojik çalışmalar esnasında bulunmuş olan eserlerin sergilenmekte olduğu bir bölüm de yer almaktadır. Eserler ise daha fazla heykeller ile birlikte madeni paralardan oluşmaktadır.
Başlangıç aşamasında 1314 senesi içerisinde Mağribi Kral Abomelik aracılığıyla inşa edilmiş durumda bulunan bu saray, daha sonrasında ise Kraliçe Isabella ile birlikte Kral Ferdinand’in konaklaması amacıyla konut olarak da kullanımı yapılmış. Sarayın mevcut durumda yer alan müzesinin yanında, bahçe kısmı da fazlasıyla güzel bir durumdadır. Buraya girmek için ücret ise ; 4£ tutarındadır.